Sayılar, rakamlar,haydi biraz beyin jimnastiği yapalım.Geçmiş ve yaşadığımız süreç içinde üç yüz altmış yedi sayı öbeğini çok duyduk sanırım.Bu sayıları duyunca ardından da garabet kelimesi, geçmiş zaman Cumhurbaşkanlığı için Yargının Meclisten istediği Cumhur Başkanı seçilebilmesi için istediği yeterlilik sayısı idi. İktidar sahipleri ve medyada ki destekçileri sürekli eleştiri de bulunmaya devam ediyorlar. Niye? Daha az oyla niye seçilemiyor diye. İşte bu sistem bize zorluk çıkarıyor diye. Bunu koyduk cebe. Referanduma giderken önümüze konulan maddelerden biri Başkan'ın yargılanabilmesi için(Matematikten fazla anlamam onun için rakamları yuvarlak yazacağım)üç yüz vekil imzalı dilekçe verilebilecek, üç yüz elli vekil kabul edecek, dört yüz vekil imzasıyla Yüce Divan da yargılanması için gönderebilecek. Üstelik siyasi sorumluluğu olmayan bireysel suçu olursa. Şimdi cebimizdekini çıkaralım bakalım.

Geçmişte, Beş Yüz Elli de Üç Yüz Altmış Yedi Garabet, Şimdi Altı Yüz de Dört Yüz Milli irade. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? OLMAZ.HAYIR!

Sorulmayanı, konuşulmayanlara devam edelim saygı çerçevesinde. Hiç kimse sormadı şimdiye kadar, onun için aynı girdap içinde bocalayıp duruyoruz. Rejim ve yönetim ne olursa olsun; Onu oraya kim getirdi, o onun sözünden dışarıya çıkamaz gibi. Kaybettiğimiz nokta tam burası hepimiz için, kişilik, karakter, duruş,çizgi,onur,şeref,namus yani,vatanın ve halkın için iyi insan olma çabası.Geçmişte gördük, bu ülkenin Genel Kurmayı Başkanı Terörist ilan edildi.Sonra hiç Bir şey olmamış gibi salı verildi. Varsayalım Sayın Cumhurbaşkanı, referanduma sunulacak maddeler için yanılmışız diye görüş belirtse, AKP ve MHP Vekillerinin tavrı ne olur?Tabii ki onlar da vazgeçer.

Kaybettiğimiz nokta işte tam burası. Bu yaşıma kadar gördüğüm Anayasa ve Anayasa maddeleri değişikliği oylamalarında halkımın yararına bir şey görmediğim için ve kendime bile muhalefet eden ben bu defa da HAYIR diyeceğim.

Sevgi ve saygıyla kalın.