Muhafaza etmek; olduğu gibi kabul edip korumak, saklamak, zamanı geldiğin de kullanmak, bozulmasına engel olmak, tutmak, onunla yaşamak, değiştirmemek, değişmemek, ayak diremek, şekillendirmek, kafanı kaldırmadan gözünü açmadan bakmak v.s.

Muhafazakar: Olduğu gibi koruyan, tabu olarak gören, değişmeyen, kendini yenilemeyen, eskiyle yaşayan, dediğim dedik çaldığım düdük, at gözlüğüyle bakan, aklını kullanmayan, sorgulamayan, yargılamayan, başkalarının sözüyle oturup kalkan, bilemediği şeyleri öğrenmeyip aklıyla karar veremeyen, açıklayamadığı şeylerin tümünü İlahi güçlere havale eden, emir alan, kapı kulu olan, daha da geriye giderek yaşayan, kendisinden başka herkese düşman olan bireyler.

Muhafazakarlığın karşıtlığı ise, değişen, kendini yenileyen, daha güzelini arayan diyebiliriz kısaca. Koca yeryüzünün yaşanılan sistemlerine bakın, yaşanılan sorunların büyük çoğunluğu olduğu gibi yerin de durup hatta geriye gitmeye çalışanlarla, hayatın bütün alanların da yenilenmeye, daha da güzelini aramaya çalışanların düşünceler olduğu görülür..

Aslında sorun, ne tarafta olursanız olun değişim ve gelişim yeniye ve iyiye doğru olacak. Evren size bunu öğretiyor ve yaşatıyor. Hiç siyaset yazmadım farkındaysanız.

Ne olursanız olun, yeter ki birbirinizi öldürmeyin.

Sevgi ve saygıyla.