21 Kasım 2024, Perşembe

Son Güncelleme: Bugün

4 Mart 2017, Cumartesi 16:34

Deniz Çetinay

GENÇLİK Mİ SİYASETTEN SİYASET Mİ GENÇLİKTEN?

Referandum gitgide yaklaşırken ve tartışmalar da bu doğrultuda yaygınlaşırken –anketlere ve yorumlara dayanarak- gençlik olarak ağırlığımızdan üzerimize düşen görevlerden bahsetmek ihtiyacı duyuyorum. Öncelikle, gençliğin siyasi gündemler hakkında kendine görevler çıkarmasının önündeki engelleri bilelim. En büyüğü, hiç şüphesiz “Okulunuzu bitirin de sonra ne yaparsanız yapın.” ya da “Siyasette para yok çocuğum bulaşmayın.” gibi caydırmaya yönelik söz ve düşüncelerdir. Kısaca ebeveyn “koruması” diyebiliriz.(Bu sözleri söyleyenlerin genelde muhalif partilere oy veren ebeveynler olması da trajikomiktir!) Peki, cidden bu şekilde kendimizi korumuş mu oluyoruz? Hele ki böyle bir gündemde? Yani geleceğimize zeval gelmesin diyerek iktidar sahiplerinin istediklerini yapmalarına daha fazla izin verirsek geleceğimiz acaba hala bizim olur mu?

Bu soruları takip edersek zannediyorum ki görevlerimizi tespit edebilir ve engelleri aşmaya başlarız. Ama tabii ki yeterli olmaz. Çünkü yıllardır –özellikle okullarda kendini gösteren- bu korkmuş, korkutulmuş zihinlerin üstüne kurulu bir sistem mevcut. Yani “Okul siyaset yapma yeri değildir.” söylevinin arkasından aslında okullarımıza siyaset en kirli yüzüyle sokulmuştur. Yönetim kurullarında alenen hükümet yanlısı olan ve hatta propaganda yapmaktan çekinmeyen “öğretmenler”, açığa alınan yüzlerce muhalif öğretmen ve öğretmenleri savunduğu için baskıya maruz kalan binlerce öğrenci bunun kanıtıdır.

Bu son derece siyasi hamleler ile okullarımızda öğrenci hareketlerinin önü kesilmeye çalışılmış, bunun yanında faşist güruhlara hareket alanı verilmiştir. Merak eden yurttaşlarımız öğrencisi olduğum Ege Üniversitesi’ne gelip durumu görebilirler! Yani yurttaşlar, durum böyledir ki, gençliğin siyasetten uzak kalmasını istemekteki sebep, aslında siyasetin gençlikten korkmasıdır ve bu referandum gündemi gençliğin söz söylemesi, hareket etmesi, kendisine öcü gibi gösterilen kirli politikaların üstüne üstüne ilerlemesi gereken bir alandır! Gençliğin bunu yapacak aklı ve enerjisi de gayet mevcut ve yerli yerindedir!

Okullar, sokaklar ve meydanlar gençliğin ve korkunun saltanatına “HAYIR” diyen halkındır, öyle kalacaktır!