Geçen hafta gündeme bomba gibi düşen haberimiz yeni yapılan Devlet hastanesinin çöken bahçe duvarıydı. Bu haberi bizim dışımızda Torbalı basınında kimse vermedi. Oysa basının görevi sadece basın toplantılarında açıklanan projeleri haberleştirmek değildir. Basının halk adına bu tip aksaklıkları yazma ve sorgulama görevi vardır. Zaten biliniyordur da ( !!!) biz yine de hatırlatalım dedik.

TORBALI’NIN HAKKI SİZİN LÜTFUNUZ DEĞİL

Öncelikle şunu belirtelim. 200 bin nüfusa dayanmış bir ilçeye ancak 2017 yılında modern bir hastane kazandırmış olmayı kimse bir lütuf gibi sunmasın. Sunanlara şunu hatırlatırım ; Torbalı’nın üçte bir nüfusa sahip Tire’nin son sistem hastanesi yıllardır takır takır çalışıyor. Üstelik yıllarca insani bir sağlık hizmetine muhtaç hale getirdiğiniz Torbalı ahalisi de Tire yollarını az arşınlamadı hani..Yıllarca en yüksek vergi veren ilçesiniz, İzmir’in sanayisinin kalbisiniz edebiyatı yaptınız durdunuz.Vergi almaya geldiği zaman yollarını bulduğunuz Torbalı’nın, hastane yapmaya geldiği zaman yollarını bir türlü bulamadınız. Şimdi çıkıp kimse lütfediyormuş havasında sunmasın o yeni hastaneyi.O hastane Torbalı’nın yıllar önce anasının ak sütü gibi hak ettiği bir haktı. Eğer 2017 yılında hizmete giriyorsa bunun havasını atacağınıza vicdan azabını duyun bence. Bunun altını şöyle kalınca bir çizelim…

HALKIN VERGİSİYLE YAPILDI GANİMETLE DEĞİL

Haberimize gazetemizin sosyal medya sayfasında yoğun yorumlar yapıldı..Bize de çeşitli eleştiri yöneltenler oldu..’’Ne olmuş yani bir bahçe duvarı çöktüyse, beğenmiyorsanız gitmeyin hastaneye’’ tarzı çeşitli yorumlar yapıldı. İyi de o hastane kimsenin ganimeti ile yapılmadı, senden benden ondan toplanan alnımızın teriyle kazandığımız kazancımızın vergisiyle yapıldı.. Herkes hem gidecek hizmet alacak, hem de çatır çatır çöken duvarın ve eksiklilerin hesabını soracak. Yok öyle üç kuruşa beş köfte..! O hastanede Torbalı’daki kundaktaki bebeklerin bile hakkı var. Siz kimin hastanesinden kimi kovuyorsunuz? Herkes haddini bilecek. Birileri boyun eğiyor, biat ediyor, gelene ağam,gidene paşam diyor diye herkes biat edecek değil..

DOĞANIN İNTİKAMI

Torbalı zemin olarak yumuşak zemin. Çünkü burası çok verimli bir ova. Hal böyleyken hastane çevresinde bulunan güzelim ağaçları kesenler bunu hiç mi düşünmedi? Ağaç toprak erezyonunu önleyen en büyük etkendir.Bunu ilkokul sıralarında bile öğretiyorlar.Toprağı kökleriyle tutan güzelim ağaçları, hastane yoldan daha güzel görünsün, fiyakası yüksek olsun mantığıyla keserken hiç mi düşünmediniz bu günleri? Ne oldu? Yoğun yağmuru yiyen toprak akışkanlaştı, toprağı sımsıkı tutan ağaçlarda olmayınca duvarla beraber göçtü gitti.Ne yapalım yazmayalım mı şimdi bunları? Çöken sadece duvar değil ben yaptım oldu anlayışının taa kendisidir. Bilimi ve doğayı dışladığınız her işinizde bilimin ve doğanın tokadını yemeye mahkumsunuz.Bu kadar basit.!

DEVE GÜREŞİ YAZIM REKOR KIRDI

Geçen cuma günü yazdığım ‘’ DEVE GÜREŞİ İPTALİNİN PERDE ARKASI ‘’ isimli yazım tam 11236 – On bir bin iki yüz otuz altı - kişi tarafından okunarak rekor kırdı. İlginiz ve alakanız için çok teşekkür ediyorum.Şu bilinsin ki ; kalemimiz sadece halkımızın yani sizin hizmetindedir.Biz bu işe usta gazeteci Sedat Simavi’nin ‘’ Kalemini kır ama asla satma ‘’ sözünü rehber edinerek çıktık.Yolumuza böyle devam ediyoruz. Ve böyle devam edeceğiz! Bir halktan bir de haktan korkarız.Gerisi hava cıva.Teşekkürler İzmir.Teşekkürler Torbalı.!