19 Nisan 2024, Cuma

Son Güncelleme: Bugün

Gündem

19 Eylül 2017, Salı 08:43

YAZAR YAZAR KAÇ YAZAR

Yazar kimdir? Yazarlık meslek midir? Neden yazıyoruz? Geçen hafta köşe yazıma gelen “önüne gelen yazar olmuş” yorumu beni bu hafta yazarlık hakkında bir şeyler yazma mecburiyetinde bıraktı. Bu haftaki gündemim yazarlık. Acaba önüne gelenlerden miyim bende merak ediyorum. Takdiri size bırakıyorum.

Haydi başlayalım. Yazar kimdir? Sorusuna en basit cevap yazı yazan kişi diyebiliriz ama eli kalem tutan, önüne gelen yazar olur mu? Tabikî olmaz. Hele bu yazarlık köşe yazarlığı ise hiç olmaz. Köşe yazarları bence halkın nabzını koklayan halkın sözcüsü kişilerdir. Birilerin yada medya patronlarının adamı olmadan halkın faydasına olan en makbulüdür. Kimi yazıları halkı yansıtsa da kimi yazıları halkı aydınlatıcı olmalıdır. Korkusuz ve cesur olmalıdır. Sistemin adamı değil sisteme karşı olmalıdır.

Araştırmacı olup üzerine gidilemeyen konuların üstüne gidebilmelidir. Uğur Mumcu gibi olmalıdır. Sadece eleştiren yazarlar sıkıcıdır. Eleştiri elbet olacaktır ama çözüm de eleştiriden sonra verilmelidir. Her yazının giriş gelişme ve sonucu olmalıdır. Yurdumuzda yazılarıyla bizleri aydınlatan saygıyla eğildiğim bir çok köşe yazarı var. Mesela Soner Yalçın, Ahmet Şık, Enver Aysever vs..

Yazarlık meslek midir? Evet meslektir. Yazı yazma sanatını icra eden kişi yazardır. Emekçidir haliyle emek verilen şey ya meslek yada sanattır. Yazmak bir nevi aşk bir tutkudur. Yalnız çağımızın şöyle bir sorunu var. Yazarlık para kazandırmıyor. Haliyle yazı işi hobi gözüyle bakılıyor. Farklı meslek sahipleri keyfi yazar oluyorlar. Bu durum çok vahim bir durum. Sistemin en çok yazarlara zarar veriyor. Kim uğraşacak gerçekle, olanla bitenle. Kavgalar gürültüler mahkemeler falan. Zor ve değersiz bir iş. Halkın yazarı olmak hem tehlikeli hem de getirisiz.Yazarların çoğu ya hobi olarak yada ısmarlama şak şakçı, suya sabuna dokunmayan yazar oluyorlar. Hele yerel basın yazarıysanız özgür yazı yazmanız neredeyse imkânsız.

Köşe yazarlığı asıl mesleğim değil. Ama bakıyorum kimse gerçek olanları yazmıyor. Bir kalitesizlik almış başını gitmiş. Şak şakçılığa dönmüş bu iş. Halkı aydınlatan yazarlar yaka paça içeri alınırken bir meşale devralır gibi bu görev aldım. Neden yazıyoruz? Nedeni basit halk için. Halk için yazanlar belki bu zamanda her zaman böyle bir köşe bulamayabilir. Ama ben burada kendimi özgür hissediyorum.

Ben tarlada çalışan yevmiyecinin, marketteki reyoncunun, fabrikadaki işçinin, okuldaki memurun, evdeki ev hanımının, öğrencinin haklarını savunuyorum. Ben durgun suya damlayan asi bir damlayım. Kimseyi şak şak la mam. Ben işçinin emekçinin ellerini kanatırcasına üretenlerden yanayım. Ben de işçiyim. Bağımsızım özgürüm. Özgür olduğumdan bu köşeyi sizlerle beraber paylaşıyorum. Hayatı sorguluyor ve paylaşıyorum.

Mesela Nuriye ile Semih'e nasıl sahip çıkmam? Onurlu mücadelelerine tabi ki destek olurum. Foçalı Mümin amcaya nasıl sahip çıkmam. Foça'da 65 yaşındaki Mümin Ihlamur'a damgasız yumurta satışından kesilen 15.000 lira ceza kesildi. X İnşaatın devlet tarafından sıfırlanan vergi borcu: 424.478.437 lira. Nerede bu adalet? Nerede eşitlik ? Yazık değil mi gariban Mümin amcaya. Zaten o kadar cezayı ödeyecek gücü olsa yapar mı yumurta işini ?

Beni şakşakçılarla karıştırmayın. Onların halkla bağlantısı olamaz.

İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SÜT DAĞITSIN

Orhan Aslanderen kardeşimiz İzmir Büyükşehir Belediyesinin bütün ilçelerde süt dağıttığını, Torbalı'da dağıtılmadığını söyledi. Torbalı'da süt dağıtmasını istiyor. Bu isteği yerine getirelim üstümüzde kalmasın. Okullar açıldı. Yeni bir eğitim yılında okullarımızda süt dağıtılmasını istiyoruz. Eyyyy Büyükşehir Belediyesi Torbalı’da süt dağıtın lütfen.